Amerika Gezi Rehberi

Hayal ülke Amerika, gezilecek yerler açısından ziyaretçilerine birçok zengin seçenek sunuyor. Amerika, doğaseverlerden macera tutkunlarına, alışveriş yapmadan yaşayamayanlardan gece kuşlarına, seyahatlerini kültürel bir deneyime dönüştürmek isteyenlerden sanat tutkunlarına kadar herkese hitap ediyor.

Dünyadaki tek gerçek süper güç olan Amerika’ya hiç gitmemiş olanlar bile bir şeyler biliyorlar. Özgürlük Heykeli, Empire State Binası, ünlü Hollywood simgesi, Las Vegas’ın görkemli binaları; gökdelenler, uçsuz bucaksız otoyollar, kanyonlar, okyanus kıyısında eğlenen insanlar, anında Amerika ile dolan imajlara dönüşüyor. Dizi ve filmlerden bilindiği kadarıyla büyük gülümsemeleri, büyük porsiyonları, büyük binaları ve harika eğlencesiyle tanınan Amerika’yı keşfetmek isteyenler Amerika’da gezilecek yerler listemize göz atabilir. Bu büyük ülkede nereden başlayacağınıza dair bir fikir edinmek için Amerika’nın gözde mekanlarını barındıran New York’dan başlayabilirsiniz.

Amerika Birleşik Devletleri Hakkında Temel Bilgiler

Amerika Birleşik Devletleri, 9,8 milyon kilometre karelik alanı ile dünyanın en büyük kara ülkeleri arasında yer almaktadır. Dünyanın en popüler göç noktası olan ülke aynı zamanda birçok kültürü de barındırmaktadır. Çin ve Hindistan’dan sonra dünyanın en kalabalık ülkesi olan Amerika, 50 eyalet ve bir federal bölgeden oluşan federal bir anayasal cumhuriyettir. ABD federal bölgesi, Washington DC‘dir. Birlikte 48 kişiden oluşan Eyaletler, diğer iki Hawaii Adası ve Alaska kendi yasalarını yapma ve yönetme hakkına sahiptir. Ülkenin resmi kuruluş tarihi 4 Temmuz 1776’dır.

 Dünyanın en büyük ve en modern ulaşım ağına sahip ülkede kara, hava ve demiryolu ulaşımı oldukça gelişmiştir. Önemli limanlara sahip olan ABD, dünyanın en büyük ticaret ülkesidir. Turizm aynı zamanda ülkede önemli bir ekonomik faaliyettir. New York, Los Angeles, Miami, milli parklar ve Hawai Adaları önemli turizm merkezleridir. Dünyada petrol üretiminde ilk sırada yer alan ülke, yer altı kaynakları bakımından da en zengin ülkelerden biridir; Petrol, doğalgaz, taşkömürü, demir, bakır, manganez, kurşun, uranyum, boksit, kalay, altın, gümüş, çinko madenleri bakımından zengindir.

Amerika Birleşik Devletleri’nde Gece Hayatı

Özgürlükler ülkesi olarak bilinen Amerika’da yaşayan herkes eşit haklara sahiptir. Eğlence hayatının oldukça geliştiği ülkede, büyük yerleşim yerlerinde sabaha kadar hizmet veren bar ve diskolar bulunuyor. Alkol alım yaşı 21’dir ve kural ihlalleri için ceza vardır. Kapalı alanlarda sigara içmek kesinlikle yasaktır. Basın Özgürlüğü Endeksi’nde 49. sırada yer alan ABD, uluslararası iş adamları ve bilim adamları için en önemli ülkelerden biridir. Amerikan Üniversiteleri eğitim görmek için en çok tercih edilen okullardır.

Amerika Birleşik Devletleri Nerede?

USA, Amerika kıtasında yer almaktadır. Doğusunda Atlantik Okyanusu‘ndan batıda Pasifik Okyanusu’na kadar 4.500 km’lik bir alanı kaplamaktadır. Kuzey sınırı Kanada, güneyi Meksika ve Meksika Körfezi ile çevrili olan ABD’nin Alaska’sı kıtanın kuzeybatısında yer almaktadır. Hawaii eyaleti, Pasifik Okyanusu’nun ortasında bulunan bir takımadadır. Kıtada Amerika Birleşik Devletleri‘nden 3.200 kilometre uzaklıktadır. Ayrıca ABD, Karayipler ve Pasifik Okyanusu’nda denizaşırı topraklara sahiptir.

Amerika Birleşik Devletleri’nde Konuşulan Diller

 Federal düzeyde resmi bir dili olmayan ABD’de en çok kullanılan dil İngilizcedir. Meksika ve Küba’dan gelen göçmenler nedeniyle Amerikan İngilizcesinin kullanıldığı ülkede en çok konuşulan ikinci dil İspanyolcadır. Eyalet anayasasına göre Hawaii’de Hawaii ve İngilizce ortak resmi diller iken, Fransızca da yaygın olarak kullanılmaktadır. Louisiana eyaletinde Fransız kolonileri kuruldu.

Amerika Birleşik Devletleri’nde Din ve İnanç

Din, Amerikan kültüründe önemli bir rol oynar. ABD, gelişmiş ülkeler arasında en dindar ülkelerden biri olarak kabul edilmektedir. ABD’de en yaygın din Hıristiyanlıktır; Hristiyanlık Katolik, Ortodoks ve Protestan olmak üzere üç ana kola ayrılmıştır. Ülkenin üçte biri Katoliktir. Hıristiyanlıktan sonra ateistler veya herhangi bir dine bağlı kalmayanlar çoğunluğu oluşturur. Ülkedeki diğer inançlar, Yahudilik, Budizm, İslam, Hinduizm, Unitarianism’dir.

Amerika Birleşik Devletleri’nin Kısa Tarihi

Amerika kıtası 1492’de İtalyan denizci Kristof Kolomb tarafından keşfedildi, ancak AmerigoVespucci bu kıtanın “Yeni Dünya” olduğunu ortaya çıkaran isimdi çünkü Columbus bir Hint adası olduğunu düşünüyordu. Kıtanın keşfedilmesinden sonra Avrupalıların kıtaya gelişiyle birlikte İspanyollar, Portekizliler, Fransızlar ve İngilizler burada toprak aldılar. İngilizlerin kolonileştiği on üç eyalet ve bugün Boston, New York, Philadelphia ve Washington da ABD’nin temelini oluşturdu. Amerika’daki 13 İngiliz kolonisinin bağımsızlık mücadelesi, İngilizlerin kolonilerden çok ağır vergiler alması ve tepkilerin her geçen gün artmasıyla başladı. Amerikalılar, 4 Temmuz 1776’da George Washington tarafından yayınlanan Amerikan Bağımsızlık Bildirgesi ile bağımsızlıklarını ilan ettiler. ABD’nin kuruluşunu tüm dünyaya duyuran bu bildirgede, Amerikan halkının yeni bir hükümet kuracağı belirtilmiş ve hükümet demokrasi olacak. 1783 Paris Antlaşması ile İngiltere, ABD’nin bağımsızlığını kabul etmiş ve böylece 1787’de ABD resmen kurulmuştur.

ABD’ye Nasıl Gidilir?

Türkiye’den ABD’ye direkt uçuşlar vardır. Frankfurt, Amsterdam’dan da aktarmalı uçuşlar vardır. , Londra, Roma ve Madrid.

Amerika Birleşik Devletleri’nde İklim ve Hava Durumu

Amerika Birleşik Devletleri geniş bir alanı kaplayan bir ülkedir. Bu nedenle okyanuslara olan uzaklık, alçak irtifaya yakınlık ve çeşitli faktörlere bağlı olarak iklim özelliklerinde büyük farklılıklar vardır. Genel olarak, güneybatıda çorak, Alaska’da arktik ve Meksika Körfezi’ne bakan güneyde Hawaii ve Florida’da tropikal Mississippi Nehri kıyılarında yarı-bozkır iklimi hüküm sürer. Alaska sahil şeridi denizden etkilenen bir iklime sahiptir, ancak iç kesimlerde şiddetli soğuk vardır. Ülkenin orta kesimleri çok yüksek olduğu için mevsimler arasında çok fazla sıcaklık farkı yoktur. Orta bölgeler yazın bol yağış alırken, batı bölgelerde yağışlar daha az görülür.

Amerika Birleşik Devletleri Ekonomisi

ABD, dünyadaki en önemli ekonomik güce sahiptir. Dünyanın en büyük ithalatçı ülkesi olarak, en büyük doğrudan yabancı sermaye kaynağı konumuyla hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkeler için hedef pazar konumundadır. ABD ekonomisinde üretim ve hizmetlerin çoğu özel sektör tarafından sağlanmaktadır. Sanayi sektöründe en büyük teknoloji üretim yapısına sahip olan ABD, sivil ve askeri teknolojide liderdir.

Amerika Birleşik Devletleri Kültür

50 eyaletin bulunduğu ülkedeki sosyal hayatı tanımlamak zordur. İnsanların yaşam tarzı ve imkanları bölgesel farklılıklara göre farklılık göstermektedir. Ülke içindeki eyaletler arasında zaman farklılıkları da vardır. Ülkenin doğu kıyısından batı sahiline olan mesafe yaklaşık 4.800 kilometredir. Ülke çok büyük olduğu için farklılıklar nedeniyle ABD’nin sosyal hayatını tam olarak anlatmak zordur, ancak genellemeler ile söz edilebilir. Bir göçmen ülkesi olan Amerika’da, her şehirde göçmenlerin çevreye kolayca uyum sağlamaları için sosyal kulüpler veya sivil toplum kuruluşları bulunmaktadır. Amerikalılar takım oyuncusu olmaya çok değer veriyor. Amerikalıların bir başka özelliği de, birisi konuşurken başkasının konuşmasını kaba olarak görmeleridir. Doğallıkları ve açıklıkları ile ünlü Amerikalılar arkadaş canlısıdır. Amerika’da taşınmanın daha iyi bir yaşam getireceğine dair yaygın bir inanç var. Bu nedenle, işverenler yer değiştirmeyi teşvik ediyor. Şirketler, yeni gelenlerin meslektaşlarıyla tanışmasını kolaylaştırmak için özel etkinlikler düzenler. Ayrıca şirketlerin bu toplantıyı kolaylaştıran sosyal kulüpleri var. Çok misafirperver Amerikalılarda sosyal ilişkiler gayri resmidir.

Amerika Birleşik Devletleri Mutfağı

Amerikan mutfağı neredeyse tüm dünya mutfaklarının sentezi gibidir. Elbette özellikle fastfood ile meşhur olan mutfakta ülkeye özgü geleneksel tatları bulmak da mümkün. Amerika’nın en önemli geleneklerinden biri, büyüklüğü nedeniyle doğurganlığı simgelediği düşünülen Şükran Günü’nde yaptıkları hindidir. İngiliz çedar peyniri ve İtalyan makarnasının birleşiminden oluşan Mac &Cheese, sarı soslu makarnasıyla ünlü. Barbekü soslu kaburga, mangallarıyla ünlü Amerikalıların en çok tercih ettiği yemekler arasında. New England’ın kıyı bölgelerinden gelen midyelerden yapılan çorba Clam Chowder, aynı zamanda Amerikan mutfağının meşhur yemeklerinden biridir. Ayrıca çorba bazı bölgelerde patatesle kıvamlaştırılarak ve domates ilave edilerek tüketilir. Ülkede en çok tercih edilen bir diğer çorba ise Louisiana’nın bamya çorbasıdır. Amerikan ürünlerini geleneksel Meksika yemekleri ile birleştiren Cal-Mex ve Tex-Mex yemekleri vardır. Bunlar arasında nachos, guacamole, burrito, fajita, chiliconcarne gibi birçok Meksika mutfağı bulunmaktadır. Buffalo Chicken Wings, birçok restoranda kolayca bulunabilen bir yemektir. Genellikle kereviz sapı ve rokfor veya çiftlik sosu ile servis edilen yemeğin özelliği, sosun acılığının 1’den 10’a çıkmasıdır.

Ülkenin büyüklüğünden dolayı mutfağı da bölgelere göre değişiklik göstermektedir. New York’tan San Francisco’ya kadar her otoyolda sıra sıra restoranlar var. Her eyalette yöresel yemekler sunan restoranlar bulmak mümkündür. Sığır etinin çoğu Midwest ve Texas‘ta, balık ve deniz ürünleri ise Florida, Louisiana, New England ve California gibi kıyı bölgelerinde tüketilmektedir. Güneyde fasulye, tahıllar ve mısır ekmeği meşhurdur, İtalyan, Meksika ve Çin restoranları ise oldukça popülerdir. Sıradan bir kahvaltı kültürüne sahip ülkede kahvaltılar genellikle tahıl ve kahveden oluşuyor. Kahvaltıda tahıl ve kahve, öğle yemeğinde sandviç, akşam yemeğinde et ve iki çeşit sebze yiyorlar. Hafta sonları geç kahvaltı olan brunch, eski bir Amerikan geleneğidir. Brunchlar tahıl, meyve, yumurta, et ve kek çeşitlerinden oluşmaktadır. “Donut” en çok bilinen atıştırmalık çeşididir, en çok bilineni çikolata, içi Boston kreması, çilekli ve sırlı olarak adlandırılan şeker kaplamasıdır. Gözleme ve Elmalı Turta diğer iyi bilinen gıdalardır.

• İpucu: Bir Amerikan restoranı en az yüzde 15, hizmet iyiyse yüzde 20 bahşiş vermelidir.

Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Tatiller / Önemli Günler

• Yeni Yıl (1 Ocak)
• Martin Luther King, Jr’ın doğum günü (18 Ocak)
• George Washington’un doğum günü (15 Şubat)
• “Anma” Anma Günü (30 Mayıs),
• ABD Bağımsızlık Günü (4 Temmuz)
• Ramazan Bayramı 1. Gün (5 Temmuz)
• İşçi Bayramı (5 Eylül)
• Kolomb Günü (10 Ekim)
• Gaziler Günü ( 11 Kasım)
• Şükran Günü (24 Kasım)
• Noel Günü (26 Aralık)

Amerika Birleşik Devletleri Gezilecek Yerler

• New York
• Washington
• Boston
• Los Angeles
• Miami
• San Francisco
• Chicago
• Las Vegas
• San Diego
• New Orleans
• Seattle
• Orlando
• Philadelphia
• California
• Alaska

New York

New York yılda 40 milyon turisti ağırlayan, dünyanın her yerinden ve her türden insanın özgürce yaşadığı devasa bir metropol olarak benzersiz bir yaşam tarzı sunuyor.Amerika Birleşik Devletleri’nin simgesi haline gelen Özgürlük Heykeli, New York’ta ilk akla gelen çekim noktasıdır. Şehrin kalbinin attığı Times Meydanı, doğada vakit geçirmek, spor yapmak, dinlenmek ve huzurlu vakit geçirmek isteyen New Yorkluların tercih ettiği Central Park, lüks markaların mağazalarının sıralandığı Beşinci Cadde, alışveriş ve eğlence merkezi Soho, New York’ta gezilecek yerler arasında.

Şehre yukarıdan bakmak isteyenler, Empire State Binası ve Rockefeller Center’ın çatılarından manzaranın tadını çıkarıyor. St Patrick Katedrali, Brooklyn Köprüsü, Grand Central Terminali şehrin diğer simge yapıları arasında yer alıyor.Sanatseverlerin mutlaka uğraması gereken bir adres olan Metropolitan Museum of Art’ın yanı sıra sıra dışı mimarisi ile dikkat çeken Guggenheim Müzesi çağdaş sanat eserleri koleksiyonunun yanı sıra ziyaretçi akınına uğramaktadır.

Washington

Amerika gezilecek yerler Washington DC Federal devletin idari merkezi olan şehir, Amerika Birleşik Devletleri tarihini yansıtan anıtsal yapıları ve müzeleriyle dikkat çekiyor. Genel olarak Amerika’da gezilecek yerler listesinin başında olan Beyaz Saray, Washington’un en önemli turistik destinasyonu. 1800 yılından beri Amerikan cumhurbaşkanlarına ev sahipliği yapan bina, 6 ay önceden rezervasyon yaptırmak şartıyla ziyaret edilebiliyor. Temsilciler Meclisi’nin buluştuğu Beyaz Saray’ın bir benzeri de Kongre Binası. Washington Anıtı, Lincoln Anıtı, Jefferson Anıtı, İkinci Dünya Savaşı Ulusal Anıtı gibi yapılar da ABD tarihini tanımanıza yardımcı olur.

Boston

ABD Gezilecek Yerler arasında olan Boston, bağımsızlık hareketinin başladığı şehirde, Quincy Market ve Faneuil Hall’un yanı sıra yeme-içme ve sosyalleşme amacıyla “Little Italy” olarak bilinen North End tercih ediliyor. 1969 yılından beri hizmet veren New England Akvaryumu, size sadece deniz canlılarını tanıma fırsatı vermiyor; Ayrıca “Balina İzleme Gezileri” düzenlemektedir. Şehir merkezinde bulunan Özgürlük Yolu, 16 tarihi yapıyı görme imkanı sunuyor. Yine Amerika Birleşik Devletleri’nin tarihi ile tanışmak isteyenler Boston Çay Partisi Müzesi ve Deniz Müzesi’ni görebilirler. Dünyanın en ünlü ve prestijli okullarından biri olan Harvard Üniversitesi de Boston’da bulunuyor. Amerika’da gezilecek yerler listemizde Türk nüfusunun en yüksek olduğu şehir olan Boston hakkında detaylı bilgi yazımızın devamında sizlerle…

Los Angeles

Hollywood’u dolaşmak; Disneyland ve Universal Studios gibi eğlence parklarında harika vakit geçirebilirsiniz. Beverly Hills, Hollywood’un lüks ve ihtişamlı yaşamına tanık olmak isteyenleri kendine çekiyor.Dünya yıldızlarının tercihi Malibu’da ve meşhur Venice Plajı’nda okyanusun tadını çıkarırken kafe, bar ve restoranlarda vakit geçirebilirsiniz; Long Beach’te sahil boyunca keyifli yürüyüşler yapabilirsiniz. Santa Calina Adası‘nın beyaz kumlu plajlarından yüzebilirsiniz; Muhteşem gün batımı eşliğinde deniz ürünlerinin tadını çıkarabilirsiniz.

Miami

America’nın gözde mekanları Miami’de yer almaktadır. Eğlenceli gece hayatıyla ünlü Miami’de kilometrelerce uzanan Miami Beach ve South Beach’ten yüzebilirsiniz; Sahil boyunca devam eden Ocean Drive’ın lüks ve şık restoran, cafe ve barlarında günün her saatinde okyanusa karşı keyifli vakit geçirebilirsiniz. Alışveriş için Ocean Drive’ın biraz yukarısında yer alan Lincoln Road üzerindeki ünlü markaların mağazalarını ziyaret edebilir, eski yat limanında bulunan Bayside’ın şık barlarında güneş batarken de alışverişin tadını çıkarabilirsiniz. Tropik canlıları doğal ortamlarında gözlemleyebileceğiniz Jungle Island, Miami Hayvanat Bahçesi ve Miami Deniz Akvaryumu da çocuklu aileler tarafından tercih edilmektedir.

San Francisco

Dünyanın en ünlü asma köprülerinden biri olan Golden Gate Köprüsü, 1861’den 1963’e kadar faaliyette kalan ve Al Capone, Alamo Meydanı gibi en ünlü suçlulara ev sahipliği yapan Alcatraz Hapishanesi güzel mimari evler San Francisco‘nun en çok ziyaret edilen noktalarıdır. . Hippi felsefesini yansıtan Haight Ashbury, San Francisco’nun eşsiz bir yaşamı yansıtan bir başka bölgesi. Büyüleyici Lombard Caddesi ve manzara harikası Golden Gate Parkı da ziyaretçileri cezbeder. San Francisco Güzel Sanatlar Sarayı mimari ve doğal güzellikleriyle öne çıkarken, San Francisco Asya Sanat Müzesi M.Ö.’ lere kadar uzanmaktadır. 4000’e kadar uzanan geçmişi ile 2400’e varan objeye ev sahipliği yapmaktadır.

Chicago

457 metre yüksekliğindeki John Hancock Center’ın 94. katındaki 360 Chicago gözlem noktası ve Wills Towers’taki Skydeck gözlem bölümü, Chicago’yu yukarıdan izleme fırsatı sunuyor. Şehrin buluşma noktası olarak kabul edilen ve konserlere ev sahipliği yapan Millennium Park, dünyaca ünlü çelik fasulye bulutu kapısıyla da tanınıyor. Millennium Park’ın da bir parçası olduğu Grant Park, etrafı binalarla çevrili şehirde bir vaha işlevi görüyor ve Maggie Daley, Chicago Sanat Enstitüsü, Buckingham Çeşmesi ve Botanik Bahçesi gibi güzellikleri gizliyor. Lincoln Park ve içindeki Lincoln Park Hayvanat Bahçesi çocukların olduğu kadar yetişkinlerin de ilgisini çekiyor. Çocuklu aileler tarihi liman Navy İskelesi’nden tekne turlarına çıkabilir; Eğlence parkında, restoran ve kafelerde güzel vakit geçirebilirsiniz.

Las Vegas

Kumarhaneleri ve lüks otelleriyle ünlü Las Vegas‘ın kalbi, dünyanın en büyük 14 oteliyle 6.8 kilometrelik Las Vegas Strip‘tir. Las Vegas Strip’te bulunan 167,6 metre yüksekliğindeki dönme dolap High Roller de dikkat çekiyor.Luksor, Venedik, The Mirage ve Hollywood filmlerinden iyi tanıdığınız ünlü Bellagio gibi otellerle bile yeterince ilginç olan Las Vegas’taki Fremont Caddesi’nde hareketli bir gece geçirerek şehrin orijinal halini yaşayabilirsiniz. Ulusal Organize Suç ve Kanun Yaptırım Müzesi’nde Amerikan suç tarihi turuna katılın; Madame Tussauds Müzesi’nde dünyaca ünlü kişilerin balmumu heykellerini yakından görebilirsiniz. Ayrıca Las Vegas’tan biraz uzakta olan Red Rock Canyon ve Grand Canyon’u da ziyaret edebilirsiniz

San Diego

Yıl boyunca güneşli ve sıcak bir hava sunan San Diego,Amerika’da gezilecek yerler listesinde ayrıcalıklı bir konumdadır. Mission Bay Park su temalı aktiviteler bulabileceğiniz Sea World San Diego’nun yanı sıra çok sayıda eğlenceli alternatif sunuyor. La Jolla Koyu’nda okyanus üzerinden gün batımını seyretmek, sörfçülerin eksik olmadığı kumsalların tadını çıkarmak, 15 önemli müzeye ulaşabileceğiniz Balboa Park’ta bir gün geçirmek San Diego ziyaretçileri için yapılacaklar arasında.

New Orleans

Kültür ve tarih açısından Amerika’nın en zengin şehirlerinden biri olan New Orleans, dünyanın en hareketli şehirlerinden biri olarak biliniyor. Turistlerin mutlaka ziyaret ettiği Bourbon Street ve French Quarter’a alternatif olarak Frenchmen Street’te New Orleans halkının eğlence hayatına katılabilirsiniz. İçinde sanat müzesi, oyun parkı, botanik bahçeleri ve birçok tarihi yapının da bulunduğu Şehir Parkı’nda doğa ile iç içe vakit geçirebilirsiniz. Amerika’nın en büyüğü olan Adubon Akvaryumu’nda, Amazon Yağmur Ormanı temalı bölümde egzotik hayvanların yanı sıra su altı dünyasını da tanıyabilirsiniz. New Orleans’taki Tarihi Mezarlar da sıra dışı yapılarıyla dikkat çekiyor.

Seattle

Seattle’da görülecek ilk nokta, aynı zamanda şehrin sembolü haline gelen 184 metre yüksekliğindeki Space Needle‘dır. Seattle Kültür Kompleksi içerisinde Space Needle’ın bulunduğu bölgede konser ve tiyatro salonları, spor merkezleri ve müzeler yer alıyor.Yakınlarda bulunan EMC Experience Center, pop kültür tutkunlarının ilgisini çekiyor. Seattle’da, Amerika Birleşik Devletleri’nin en eski halk pazarı olan Pike Place’de alışveriş yapılabilir; Pioneer Meydanı’nda şehrin sosyal yaşamına katılabilirsiniz. Yüzer evleri ve deniz uçakları için kullanılan pistleriyle dikkat çeken Lake Union, ziyaretçilere farklı deneyimler de sunuyor.Seattle’da Havacılık Müzesi, Seattle Sanat Müzesi gibi birçok müze de bulunmaktadır.

Orlando

Disney World, Animal Kingdom, Universal Studios, Seaworld, EPCOT gibi pek çok eğlence parkıyla yıl boyunca sadece Amerika’dan değil; Dünyanın dört bir yanından gelen ziyaretçilerin akınına uğrayan Orlando, kendisini tamamen aileler için eğlenceye adanmış bir şehir olarak gösteriyor. Mediaval Times, Arabian Nights, Pirates gibi temalı “akşam yemeği şovları” ile ailece harika vakit geçirebileceğiniz Orlando, ve çocuklar için en uygun restoranlar, Kennedy Space Center ve Safari Wikderness gibi şehrin dört bir yanına yayılmış mekanlarıyla her günü dolu dolu geçirmenize olanak sağlıyor. 2015 yılında hizmete giren dönme dolap, The Coca Cola Orlando Eye’da şehri yukarıdan seyredebilir, Gatorland’da timsahlar arasında “zipline” yapabilir, Ripley’s Believe It or Not’da ilginç objeler görebilirsiniz.

Philadelphia

ABD’nin tarihsel açıdan en önemli şehirlerinden biri olan Philadelphia, birçok tarihi dönüm noktasına sahiptir. 4 Temmuz 1776’da Özgürlük Bildirgesi’nin kabul edildiği Bağımsızlık Salonu, 1780-1790 arasında hizmet veren ve başkan seçilen Kongre Salonu George Washington’da ve ünlü Özgürlük Çanı’nın bulunduğu Bağımsızlık Ulusal Tarih Parkı’nda Amerika’nın tarihi yıllarına şahit olabilirsiniz. Amerika’nın en büyük sanat koleksiyonlarından birine ev sahipliği yapmanın yanı sıra, Rocky serisinin ünlü merdiven sahnesinin çekildiği Philadelphia Sanat Müzesi, Fransız sanatçının 100’den fazla eserinin yer aldığı Rodin Müzesi gibi pek çok müze gezilebilir.

California

Sierra Nevada Dağları’ndaki Yosemite Ulusal Parkı’ndaki Yosemite Vadisi’ne bakan muhteşem manzara, her yıl California‘ya gelen sayısız turisti büyülüyor. Manzarayı izlemek için her gün yaklaşık 7 bin ziyaretçi Tunnel View’e geliyor. 2 milyon yıl önce Buz Devri’nde oluşan Tahoe Gölü, Kaliforniya’nın bir başka doğal güzelliğidir. Tahaor Gölü’nde mevsime göre su veya kar sporları yapabilirsiniz. Big Sur Plajı, dünyanın en büyük tek kemerli köprülerinden biri olan tarihi deniz fenerine ve özellikle fotoğraf meraklılarını cezbeden doğrudan okyanusa dökülen McWay Şelalelerine ev sahipliği yapıyor. Ölüm Vadisi’ne bakan Dante’s View, Kaliforniya’nın muhteşem doğal oluşumlarından bir diğeri, Anaheim’daki Disneyland ise Amerika Birleşik Devletleri’nin en büyüğü olarak aileleri kendine çekiyor.Sequoia Ulusal Parkı’nda, en büyük ağaç olarak kabul edilen General Sherman Ağacı’na dokunabilirsiniz.

Alaska

Yeryüzünde çok az yerde görülebilen doğal güzellikler sunan Alaska, aynı zamanda kuzey ışıklarının en iyi görüldüğü yerlerden biridir. Denali Milli Parkı’nda kuzey canlılarının vahşi yaşamına şahit olabilirsiniz. Tracy Arm Fjord’da şelalelerin buzdağlarının üzerine dökülmesini izleyebilirsiniz.Alaska Native Heritage Center’daki aktiviteler ile Alaska yerlilerinin orijinal yaşamlarını tanıyabilir ve buzullar arasında kano ile maceraya atılabilirsiniz.

New York Gezi Rehberi

New York, Amerika Birleşik Devletleri’nin en zengin şehri olarak adlandırılabilir. Özgürlük Heykeli, Empire State Binası, Rockefeller Top of the Rock, Times Meydanı ve Central Park, New York’ta gezilecek yerler listemizin başında geliyor.

Hollandalılar tarafından “New Amsterdam” adıyla kolonyal bir yerleşim yeri olarak kurulan ve Birleşik Krallık himayesinde kaldıktan sonra bugünkü adını alan New York, Amerika’nın en önemli kültür ve ticaret merkezlerinden biridir. 1778-1780 yılları arasında ülkenin idari merkezi olma şerefine sahip olan şehir, misafirlerine birçok ilginç cazibe merkezi sunuyor. Bu gezilecek yerlerin en popülerleri hakkında bilmeniz gereken tüm detayları New York’ta gezilecek yerler listesinde bulabilirsiniz. Rehber boyunca çok önemli bilgileri paylaşacağım ama önce bunlara dikkat edin; New York’ta konaklama için birçok seçeneğiniz var. Ama merkezin Midtown Manhattan olduğunu söylemek gerekir. Bunun dışında SoHo ve Lower East Side, Financial District ve Central Park da konaklama için güzel alanlar.

New York Otel Önerileri

New York şehir merkezindeki en popüler otellerden bazıları şunlardır:

• Holiday Inn Express 3,
• CitizenM New York Times Square
• 5 Conrad New York.

New York’ta Görülecek Yerler

Özgürlük Heykeli

İlk etapta şehrin en önemli sembollerinden biri olan Özgürlük Heykeli’ni yazın. Anıtsal heykel, Fransız heykeltıraş Frédéric Auguste Bartholdi tarafından tasarlanmış ve 1884-1886 yılları arasında Gustave Eiffel’in gözetiminde inşa edilmiştir. Roma özgürlük tanrıçası Libertas’ı betimleyen heykelin yapımında bakır malzeme kullanılmıştır.Eserin tepesindeki ipuçları 7 kıta ve 7 denizi temsil ediyor. Sol elindeki yazıtta Bağımsızlık Bildirgesi’nin Roma rakamlarıyla okunduğu tarihi yazıyor.ABD’nin kuruluşunun yüzüncü yılı şerefine Fransız halkının sunduğu heykele ulaştığınızda giriş bölümünü ücretsiz olarak ziyaret edebilirsiniz. Daha sonra taca gidip eşsiz güzelliği seyredebilirsiniz. Ancak özellikle yaz aylarında her iki bölümü de sorunsuz gezmek için rezervasyon yaptırmak gerekmektedir.

Empire State Binası

New York gezi ve turistik yerleri Manhattan’a döndükten sonra, muhteşem Empire State binası ile şehir turunuza devam edebilirsiniz. İkonik bina 1930-1931 yılları arasında inşa edildi. 61 metrelik anten kulesi 1950’de binaya eklendi. Bu şekilde 443 metre yüksekliğe ulaşan 102 katlı Empire State, dünyanın en yüksek binası olarak kaydedildi. Ta ki Dünya Ticaret Merkezi’nin açıldığı 1972 yılına kadar. Beşinci Cadde’yi turistik cazibe merkezi haline getirmede büyük rolü olan binanın Art Deco tarzı lobisinde tarihi hakkında bilgi veren Dare To Dream sergisini ziyaret edebilirsiniz. Mağaza ve restoranların yer aldığı gökdelenin sunduğu eşsiz manzaraya şahit olmak için 86. ve 102. katlardaki gözlem alanlarına gidebilirsiniz. Akşam yapıyı rahatça görebileceğiniz ve ışık şovlarını fotoğraflayabileceğiniz bir yere gidebilirsiniz.

Rockefeller Center

Rockefeller Center, ticari amaçlı 19 binadan oluşmaktadır. Ülkenin en zenginleri arasında sayılan Rockefeller Ailesi’nin adını taşıyan binalar grubuna ait ilk 14 bina, 1930-1938 yılları arasında Art Deco tarzında inşa edildi. 51.Sokak’taki binanın inşaatı 1947’de tamamlanırken, kalan 4’ünün yapım süreci 1960’larda başladı. Top of the Rock deneyimini yaşamak isteyen gezginleri kendine çekiyor. 70. kat seyir terasından manzarayı izledikten sonra zemin katta bulunan alışveriş merkezinde sunulan cazip teklifleri değerlendirebilirsiniz. Yıl sonuna doğru New York’a seyahat ederseniz ziyaretiniz sırasında buz pateni yapma ve dev Noel ağacını görme fırsatınız olabilir.

Brooklyn Köprüsü

Gotik tarzdaki Brooklyn Köprüsü‘nün inşaat süreci 1870 yılında başladı. Almanya’dan göç eden John Augustus Roebling’in ısrarlı çalışmasının ardından Brooklyn ile Manhattan’ı birbirine bağlayan köprünün açılış töreni 1883 yılında binlerce kişinin katılımıyla gerçekleştirildi. 1.8 kilometre uzunluğundaki kablo bağlantılı ve hidrolik sistemli köprünün zemin katı motorlu araçların geçişi için kullanılıyor. Yapının üst katında sadece bisikletlilerin ve yayaların geçişine izin verilmektedir. Manhattan tarafında ayağın alt kısmında inşaat maliyetlerini karşılamak için şarap mahzeni olarak kiralanan köprü, sunduğu şehir manzarası nedeniyle günün her saati büyük ilgi görüyor. Etkileyici tasarımı sayesinde sık sık film ve dizi çekimlerine sahne olan yapının üst katında durabilir, bol bol fotoğraf çekebilirsiniz.

Times Meydanı

New York’ta görülmesi gereken yerler Broadway ile Yedinci Cadde’nin kesiştiği noktada bulunan Times Meydanı, 19. yüzyılda William H. Vanderbilt’in sahip olduğu at pazarına ev sahipliği yapıyordu. Aynı yüzyılın sonlarına doğru çevre yerleşimlerin değişmeye başlaması, tiyatro reklamlarının yapılması ve elektrik hatlarının çekilmesiyle meydan, halk için çok daha davetkar bir yer haline geldi. New York’ta ilk hızlı toplu taşıma sisteminin kurulmasından sonra, Manhattan’ın orta kısmındaki meydan eşi görülmemiş bir dinamizme sahipti. Renkli atmosferiyle New York gezilecek yerler listesinin vazgeçilmez parçalarından biri olan Times Meydanı, şehrin eğlence ve konaklama için ilk tercih edilen bölgeleri arasında sayılıyor. Yıl boyunca konserlere ve çeşitli kültürel etkinliklere ev sahipliği yapan meydanda, kırmızı merdivenlere oturup fotoğraf çekebilir veya çevreyi gözlemleyebilirsiniz. Yeni yıl arifesinde geleneksel kutlamalara katılabilir ve Times’ın en görkemli zamanlarına şahit olabilirsiniz.

Central Park

New York tatiliniz sırasında hareketli şehirden uzaklaşmak istediğinizde 843 dönümlük bir alana sahip olan Central Park‘a gidebilirsiniz. Aslında park 1857’de 778 dönümlük bir alan üzerine kurulmuştur. Yeşil alanın bugünkü büyüklüğüne ulaşmasını sağlayan genişletme çalışmaları, 1858-1873 yılları arasında Frederick Law Olmsted ve Calvert Vaux’nun tasarımlarına bağlı kalarak gerçekleştirildi. Parkta 120 farklı bitki türü ve 26 binin üzerinde ağaç var. Yeşil alan da 130 hayvan türüne ev sahipliği yapıyor. Yemyeşil atmosferiyle Manhattan’a canlılık katan parkı spor yapmak için ziyaret edebilirsiniz. 21 oyun alanı, 51 heykel ve 36 köprü ile yeşil alanı gezmek isterseniz yürüyebilir veya bisiklet kiralayabilirsiniz. Yalnız seyahat etmek sıkıcıysa, rehberli bir tura bile katılabilirsiniz. Sık sık festivallerin düzenlendiği parkta kışın buz pateni pistinde kayabilir, yazın ise ana gölet içerisindeki yaban ördeklerinin arasında kayıkla gezebilirsiniz. Ziyaret Saatleri: 06.00-01.00’dir.

Metropolitan Museum of Art

1874 yılında inşa edilen ana bina dahil olmak üzere 3 farklı lokasyonda faaliyet gösteren müzenin kalıcı koleksiyonu, Klasik Antik Çağ ve Eski Mısır eserlerinden oluşuyor. Kültür tesisinde Avrupalı ve Amerikalı sanatçıların eserleri ile modern sanat eserlerinin yanı sıra Afrika, Asya ve Okyanusya’dan getirilen örnekler sergileniyor Müzenin Beşinci Cadde’deki ana binasına giderseniz, Bizans ve İslam coğrafyasında üretilen eserleri inceleme fırsatı bulabilirsiniz. Müzenin Fort Tryon Parkı’ndaki “Manastır” adlı ek binada, zengin müzik aletleri, silahlar, kostümler, aksesuarlar ve zırh koleksiyonunun sergilendiği Orta Çağ Avrupa’sından sanatsal ve mimari parçalar sergileniyor. 75.Cadde’deki Breuer’de son iki yüzyılda çeşitli sanatçıların yarattığı sıra dışı eserler ziyaretçilere sunuluyor.

Grand Central Terminal

1900’lerin başında New York halkı, Amerika’nın yeni kültürel ve ticari başkenti olarak bilindiği için şehirlerinin mimari açıdan gösterişli yapılara sahip olmasını istiyordu. Bu istek doğrultusunda yapılan çalışmalar arasında 1871’de Manhattan’ın merkezinde hizmete giren tren istasyonu da payını aldı. 1903 yılında görkemli bir binaya sahip olan istasyon, Grand Central Terminali olarak anılmaya başlandı. Şehrin Times Meydanı’ndan sonra en çok ziyaret edilen ikinci yeri olan terminal binası, 1913 yılında halka açıldı. Terminalde alışveriş yapabileceğiniz 65 dükkan ve yöresel lezzetleri tadabileceğiniz 35 farklı yeme-içme mekanı bulunmaktadır. Başta yeme içme kültürü olmak üzere pek çok farklı alanda etkinliklerin yapıldığı tarihi binada en çok dikkat çeken ana salondaki dört yüzlü opal saat olmaktadır.

Amerikan Doğa Tarihi Müzesi

Theodore Roosevelt Park’ta birbirine bağlı 28 binada ziyaretçilerini ağırlıyor. Kültür tesisinde çalışan bilim adamları; Araştırma, eğitim ve sergileme programları ile yeni keşifler yapma, farklı coğrafyalardaki kültürler, doğal çeşitlilik ve evren hakkındaki bilgileri yorumlama ve yayma görevini üstlenir. Bu doğrultuda oluşturulan 33 milyon parçalık zengin koleksiyon, dönüşümlü olarak 45 salonda ziyaretçilere sunulmaktadır. Mevcut binasına taşınmadan önce Central Park’taki silah deposunda faaliyetlerine devam eden müzenin sergi alanlarını gezerken görebilirsiniz. Dünyanın çeşitli yerlerinden toplanan bitki, hayvan, fosil, mineral, kaya ve göktaşı örneklerini yakından takip edebilirsiniz. Hatta farklı dönemlere ait insan kalıntılarını inceleyebilir ve yabancı kültürler hakkındaki bilginizi kültürel öğeler aracılığıyla genişletebilirsiniz.

Küçük İtalya (İtalyan Mahallesi)

New York’un kültürel çeşitliliğine katkıda bulunan bir başka yerleşim yeri olan Küçük İtalya‘yı ziyaret edebilirsiniz.Aşağı Manhattan Bölgesi’nde bir zamanlar 50 blokluk bir alanı kaplayan İtalyan Mahallesi, bugün sadece 3 bloktan oluşuyor. Bölge zamanla oldukça küçülse de yeme-içme, alışveriş ve gezilecek yerler açısından ilk günkü gibi zengin içerikler misafirlerine sunmaktadır. 19. yüzyılın sonlarında şehre göç etmeye başlayan İtalyanların kurduğu mahalle; İtalyan Modern Sanat Merkezi, İtalyan Amerikan Müzesi, St.Patrick’s Old Cathedral görülmeye değer yerlere ev sahipliği yapıyor. Acıktığınızda mahalledeki restoranlardan birine oturup İtalyan mutfağının özgün lezzetlerini yiyebilir, marketlerde bu yemeklere lezzet katan malzemeler bulabilirsiniz. Aslında bölgeyi eylül ayında ziyaret ederseniz San Gennaro Festivali kapsamında düzenlenen etkinlikleri izleme imkanına da sahip olabilirsiniz.

Solomon R. Guggenheim Müzesi

İspanya Bilbao’da da bir şubesi bulunan Solomon R. Guggenheim Müzesi, 1939 yılında ünlü iş adamının adını taşıyan vakıf tarafından kurulmuştur. Kurulduğu tarihte farklı bir adı olan ve kiralanmış bir binada faaliyetlerini sürdüren kültür tesisi, 1959 yılında Mimar Frank Lloyd Wright tarafından tasarlanan şimdiki yerine taşınmıştır. Müzenin adını Solomon R.Guggenheim 1952’deki vefatından sonra Empresyonizm, Sanat-Empresyonizm, Erken Modern ve Çağdaş sanat akımlarına odaklanıyor. İlk yıllarında sadece Guggenheim koleksiyonunun sergilendiği müzede, özellikle önemli birçok ustanın eserlerini yakından inceleyebilirsiniz. Miró, Picasso ve Kandinsky gibi isimler. Kültürel tesiste yıl boyunca ilginç ve yaratıcı eserlerin yer aldığı geçici sergiler de düzenleniyor.

St. Patrick Katedrali

Rockefeller Center’ın karşısında bulunan St. Patrick’s Cathedral, Calvary ve Grace’e imza atan James Renwick Jr.’ın tasarımına bağlı olarak 1879’da inşa edilmiştir. Neo-Gotik mimariye sahip ABD’nin en büyük katedrali olan dini yapı, 100 metreden uzun ikiz kuleleri ve bronz kapısının arkasında barındırdığı mimari detaylarla şehre gelen gezginleri büyülüyor. 3700 işlemeli pencere ile aydınlatılan muhteşem katedralin 4 tonluk kapısından girdiğinizde Michelangelo’nun yarattığı Pietá’nın bir kopyasını görebilirsiniz. Orijinalin 3 katı büyüklüğünde olması eseri oldukça ilginç kılıyor. Babe Ruth, Andy Warhol, Robert F.Kennedy için anma törenlerinin yapıldığı tarihi binada, yardımsever tarafıyla tanınan Pierre Toussáint’in mezarları ile kardinaller Edward Egan ve John O’Connor yer alıyor.

BeşinciCadde

Greenwich Village’daki Washington Square Park’tan başlayıp Harlem’e kadar uzanan Nehir, 5’inciCadde, kültürel gezileri sevenlerin yanı sıra alışveriş tutkunlarına da hitap ediyor.Aslında birçok kaynakta Manhattan sınırları içerisinde en prestijli ve önemli cadde olarak gösterilen Boulevard 5 üzerinde alışverişin diğer birçok şehre göre çok farklı bir deneyim sunduğu belirtiliyor. 100 yılı aşkın süredir New York’ta modanın merkezi olan bulvar üzerinde, Victoria’s Secret, Abercrombie & Fitch gibi büyük markaların yanı sıra lüks alışveriş fırsatlarıyla dolu bir alışveriş merkezi olan Bergdorf Goodman faaliyet gösteriyor. Yeterince büyük bir bütçeniz var ise, Louis Vuitton, Gucci, Dolce & Gabbana ve Henri Bendel mağazalarında sizi bekleyen yeni kreasyonlara göz atabilirsiniz. H&M ve Zara gibi daha uygun fiyatlı uluslararası markaların şubelerinin de yer aldığı bulvardaki teknoloji alışverişi için Apple’ın ikonik mağazasını tercih edebilirsiniz.

11 Eylül Anıtı ve Müzesi

New York’ta gezilecek yerler listenize ekleyebileceğiniz bir başka yer, yıkılan Dünya Ticaret Merkezi’nin kulelerinin yerini alan Ulusal 11 Eylül Anıtı ve Müzesi‘dir. Anıt ve müze bölümü, hem 1993’teki bombalama sırasında ölen 6 kişiyi hem de 2011’de ölen 2977 kişiyi anmak için inşa edildi. Michael Arad ve Peter Walker tarafından tasarlanan anıt, yaklaşık bir dönümlük iki kare havuzdan oluşuyor. Havuzun kenarlarını kaplayan panolara 1993 ve 2001 yıllarındaki saldırılarda hayatını kaybedenlerin isimleri yazılıyor.

Washington Gezi Rehberi

Federal devletin idari merkezi olan ve otonom bir statüye sahip Columbia Bölgesi olarak kabul edilen Washington şehri, Amerikan tarihinin öğrenilebileceği en iyi tatil destinasyonlarından biridir. Washington DC, gezilecek yerler açısından oldukça zengin bir şehir. Şehir, çok sayıda müze ve anıtın yanı sıra kültürel değeri olan tarihi idari binalara ev sahipliği yapmaktadır. Düzenli bir şehir olan Washington DC’nin turistik mekanlarının çoğu National Mall’un içinde ve çevresinde bulunmaktadır. Bu nedenle gezilecek yerlere metro veya otobüs seferleri ile rahatlıkla ulaşabilirsiniz. Kentte bulunan müze ve anıtlar, güvenlik nedeniyle kapatılmadıkları sürece yılın her günü açık ve ücretsizdir.

Beyaz Saray

George Washington tarafından hazırlanan planlar dahilinde inşaatına 1792 yılında başlanan Beyaz Saray, 8 yılda tamamlanarak 1800 yılında kullanıma açılmıştır. John Adams zamanından beri Amerika Birleşik Devletleri başkanlarının en büyüğü, 1814 yılında İngilizler tarafından yakıldıktan sonra bugünkü haliyle yeniden inşa edilmiştir. Ziyaretçilere açılan binanın içeriği Beyaz Saray’daki resmi programa göre değişiklik gösterebilir.

Amerikan Kongre Binası

Capitol Hill Bölgesi’nde bulunan ABD Kongre Binası inşaatı, büyük ölçüde mimar William Thornton’un projesi nedeniyle 1793’te başladı. 1800 yılında tamamlanan kuzey kanadında ilk kongre oturumunun yapıldığı binayı ziyaret etmek için resmi web sitesinden rezervasyon yaptırmak gerekiyor. Verilen gün ve saate göre toplu olarak düzenlenen turlar, Temsilciler Meclisi, toplantı salonları ve odaları içermektedir.

National Mall ve Memorial Park

Washington DC’nin gezilecek yerler listesinde kesinlikle yer alan milli parkın (National Mall ve Memorial Park) tarihi önemi olması nedeniyle geçmişi 1790 yılına kadar uzanmaktadır. Kongre Binası, Yansıtma Havuzu, Lincoln ve Washington Anıtı gibi şehir simgelerine ev sahipliği yapmaktadır. Adını 1965 yılında Milli Park Hizmetleri’nden alan park, sessiz ve huzurlu ortamı ile yürüyüşler yapabileceğiniz, sportif faaliyetlere katılabileceğiniz çok amaçlı bir yapıya kavuşmuştur.

Washington Anıtı

Bakım çalışmaları nedeniyle geçici olarak kapatılan Washington Anıtı, 1840’ların başında mimar Robert Mills tarafından tasarlanmıştır.169 metreden biraz daha uzun olan binada, Osmanlı tarafından hediye edilen Ziver Efendi beyitinin bulunduğu bir Osmanlı kitabesi bulunmaktadır.

Lincoln Anıtı

Amerika’nın 16. başkanı Abraham Lincoln’e adanan Lincoln Anıtı‘nın inşası 1914’te başladı ve 1922’de tamamlandı. Daniel Chester tarafından tasarlanan 5,80 m yüksekliğindeki heykel Anıtın en önemli unsuru olan Fransız, beyaz Georgia mermerinden yapılmış olmasıdır.

Jefferson Anıtı

National Mall’daki bir diğer önemli bina olan Jefferson Anıtı, Amerika Birleşik Devletleri’nin kurucularından biri ve üçüncü başkanı olan Thomas Jefferson’un anısına inşa edildi. Neo-klasik tarzdaki anıtın inşasına 1939’da başlandı ve 1943’te tamamlandı. Jefferson’un bronz heykeli, 1947’de mimar John Russell Pope tarafından tasarlanan binaya eklendi.

Ulusal Hava ve Uzay Müzesi

Washington DC cazibe merkezleri listesine eklediği Ulusal Hava ve Uzay Müzesi, 1946 yılında Smithsonian Enstitüsü altında kuruldu. 1976 yılında National Mall içinde bulunan binasına ziyaretçi kabul etmeye başlayan müzenin en önemli özelliği, sergilenen uçakların tamamına yakınının orijinal olması.Müze olarak bilinmesinin yanı sıra gezegen bilimi, jeoloji ve jeofizik alanlarında araştırmalar yapılmaktadır.

Washington Ulusal Katedrali

Dünyanın en büyük 10 katedralinden biri olan neo-gotik Washington Ulusal Katedrali‘nin inşaatına 1907’de başlandı ve tamamlanması 83 yıl sürdü. Yapım sürecinde kullanıma açılan katedral, 59 dönümlük çok bakımlı bir ortaçağ bahçesinde yer alıyor.Şehrin kuzeybatısında bulunan binada dini faaliyetlerin dışında müzik organizasyonları düzenleniyor.

Georgetown

Georgetown, üniversitenin varlığı sayesinde genç nüfusun yoğun olduğu bir bölgedir. Tatlı patates ve hamburgerlerden oluşan klasik menüleriyle pek çok kafe ve restoranın meşhur olduğu bölgedeki tek katlı tarihi yapılar oldukça otantik bir görünüm sağlıyor. Şehrin en hareketli ve renkli bölgesinde, dünyaca ünlü markaların mağazaları da alışveriş tutkunlarını bekliyor.

Smithsonian Enstitüsü

Smithsonian Enstitüsü‘nün idari ofisleri ve ziyaretçi merkezinin bulunduğu bina (Smithsonian Enstitü Binası) 1849-1855 yılları arasında inşa edildi. National Mall’un yanındaki bina, Norman tarzı mimarisi nedeniyle kale olarak da adlandırılıyor. 8.30-17.30 saatleri arasında ziyaret edebileceğiniz Smithsonian Binası’nda enstitünün tarihini öğrenebileceğiniz turlara ücretsiz olarak katılabilirsiniz.

II. İkinci Dünya Savaşı Ulusal Anıtı

II. İkinci Dünya Savaşı’nı merak eden II.Dünya Savaşı Ulusal Anıt Tarihi severler, Washington DC’de gezilecek yerler listelerine eklemeliler. Ulusal 2. Dünya Savaşı Anıtı, savaşa katılan askerlerin anısına 2004 yılında açıldı. Yapı, ABD eyaletlerini, federal bölgeleri ve District of Columbia’yı temsil eden bir çeşme havuzunun etrafına yerleştirilmiş her biri 5,2 metre yüksekliğinde 56 granit sütundan oluşuyor.

American National Museum of History

History Museum Smithsonian Institution’un bir parçası olan National Museum of American History, National Mall Area’da 14. Cadde’de yer almaktadır. Tesis ilk olarak 1964 yılında Amerikan tarihinin zenginliği hakkında ayrıntılı bilgileri yerli ve yabancı turistlere aktarmak amacıyla Tarih ve Teknoloji Müzesi olarak kurulmuştur.1980 yılında bugünkü adını alan müzede, Kurtuluş Savaşı’ndan bu yana Amerikan kültürü ve tarihini anlatan eserler sergileniyor.

Ulusal Zooloji Parkı

Kentin kuzeybatısındaki Rock Creek Park Ulusal Zooloji Parkı‘ndaki hayvanat bahçesi, hayvan bakımı, bilim ve eğitim alanlarında farkındalık yaratmak için 1889 yılında kurulmuştur. Özellikle çocuklu aileler ve hayvanseverler için pek çok etkinliğe ev sahipliği yapan parkta 300 farklı türden 1.800 hayvan bulunuyor.

Amerikan Doğa Tarihi Müzesi

Şehirdeki ilk Smithsonian binalarından birinde hizmet veren Ulusal Doğa Tarihi Müzesi 1910 yılında açılmıştır. 18 futbol sahası büyüklüğündeki binasında 200’e yakın bilim insanının doğal yaşam üzerine araştırmalarına devam ettiği doğal tarih müzesinde 126 milyondan fazla doğa bilimleri ve kültürel eser sergileniyor. Mobil uygulaması sayesinde sergileri ve binası hakkında detaylı bilgi alabileceğiniz kültür yapısı içerisinde yemek alanları ve hediyelik eşya dükkanları bulunmaktadır.

Amerika Birleşik Devletleri Botanik Bahçesi

Washington DC gezilecek yerler listesinin son sırasında gezi planlamanızı kolaylaştırmak için oluşturduğum Amerika Birleşik Devletleri Botanik Bahçesi estetik, kültürel, ziyaretçilerine ekonomik, şifalı ve ekolojik özellikleri ile Amerika’nın en eski botanik bahçesi unvanına sahip olan tesis, kongre binası alanında yer almaktadır. 1820’de kurulan; Ancak 1850 yılında resmi olarak açılan bahçede dünyada var olan bitki ve ağaç türlerinin büyük bir kısmını görmek mümkün.

Boston Gezilecek Yerler

Amerikan halkının İngiltere’nin boyunduruğundan kurtulmak için başlattığı özgürlük hareketinin başlangıç noktası olan Boston, gezilecek yerler açısından zengin bir içeriğe sahip. Üstelik kentte sosyal yaşam, barındırdığı prestijli üniversiteler sayesinde oldukça hareketli. Türk nüfusunun yoğun olduğu şehirde trafik sıkışıklığı büyük şehirlerimizle benzerlikler gösteriyor. Ancak hizmet anlayışındaki farklılık nedeniyle popüler destinasyonlara ulaşımı kolaylaştırmak için ördek turları, Logan Express, deniz taksisi gibi seçenekler bulınmaktadır.

Quincy Market

Boston’da alışveriş, yemek ve eğlence imkanları nedeniyle gezilecek yerler listenize ekleyebileceğiniz Quincy Market ve Faneuil Hall Boston Quincy Market ve Faneuil Hall Faneuil Hall, 1743’ten beri çarşı ve toplantı salonu olarak kullanılmaktadır.Boston Ulusal Tarih Parkı’nın bir parçası olan bina, çevresindeki sanat eserleri ve çan kulesi, çekirge şeklindeki rüzgar gülü gibi detaylarla mimari açıdan oldukça estetik görünüyor. Binanın hemen yanındaki Quincy Pazarı, yerel halkın artık yemek için alışveriş yaptığı restoranlarla dolu tarihi bir kapalı pazar yeridir. 2 katlı binanın etrafında, seyyar satıcılar ilginizi çekebilecek birçok stant kurmaktadır.

Prudential Towers

Boston’un ikinci en yüksek binası olan Prudential Towers (Prudential Towers), ismini aldığı sigorta ve yatırım şirketinin yönetim merkezi olarak 1960-1964 yılları arasında inşa edildi. John Hancock Kulesi’nin 11 Eylül terörist saldırıları nedeniyle kapatılmasının ardından New England’ın en yüksek gözlemevi olarak anılan 50. katında şehrin muhteşem manzarasını seyredebilirsiniz. Gözlemevinin iki katı, lezzetli yemeklerin servis edildiği harika bir bölümdür. Site içerisinde alışveriş meraklıları da unutulmuyor. Binanın birinci katında bulunan alışveriş merkezinde 70’e yakın mağaza bulunuyor.

Freedom Trail

Boston Freedom Trail şehir merkezindeki Boston Common’dan Charlestown’daki Bunker Hill Anıtı’na uzanan Freedom Trail, 1951 yılında gazeteci William Schofield’ın önerisiyle tasarlandı. Kırmızı tuğlalarla işaretlenmiş yol, mezarlıklar, kiliseler ve anıtlar dahil olmak üzere 16 farklı tarihi binayı birbirine bağlıyor. Amerikalıların İngilizlere karşı ayaklanmaya başladığı Boston’un zengin tarihi hakkında, küçük bir ücret karşılığında satın alabileceğiniz harita sayesinde rahatlıkla gezebileceğiniz yol üzerindeki binaları ziyaret ederek detaylı bilgi alabilirsiniz.

Güzel Sanatlar Müzesi

450 binin üzerinde eserin sergilendiği Güzel Sanatlar Müzesi1870 yılında kurulmuştur.1876 yılında halka açılan müze, 1907 yılında Huntington Bulvarı’ndaki binasına taşınmıştır. ABD’nin 4. büyük müzesi olan kültür tesisinin geniş koleksiyonu, farklı kültür ve sanat akımlarından eserlerden oluşmaktadır. 2015 yılında Japon Bahçesi bölümü açılan müzeyi gezerken Eski Mısır Medeniyetine ait değerli eşyalar, Fransız izlenimcilik akımıyla yaratılmış eserler, 18. ve 19. yüzyıl Amerikan sanat eserlerini görebilirsiniz.

Boston Bilim Müzesi

Boston gezilecek yerler listesinin vazgeçilmez bir parçası olan Bilim Müzesi, doğa tarihine ilgi duyan 6 bilim insanı tarafından 1830 yılında kurulmuştur. 700’ün üzerinde interaktif serginin yer aldığı müzede, skyhouse’daki gösteriler ve IMAX sinema salonunda gerçekleştirilen gösterimlerle her yaş grubundan bireylerin keyifli vakit geçirmesi hedefleniyor. Kültürel tesisteki sergiler, dinozor fosillerinden 1965’te dünyayı gezen uzay aracına kadar oldukça ilginç öğeler içeriyor.

New England Aquarium

1969’da halka açılan New England Aquarium, IMAX sinema salonları ve 3D belgesellerin gösterildiği balina izleme gezileri ile ziyaretçilerine su altı yaşamına dair zengin içerikler sunuyor. Atlantik Bulvarı üzerindeki merkez iskelede bulunan akvaryumun ana binasında bulunan alanlar 7 farklı temaya ayrılmıştır. Binanın önünde deniz aslanları ve fokları görmek mümkün. Balina gezilerine katılmak için Nisan-Ekim ayları arasında teknede olmanız gerekmektedir.

North End

Little Italy olarak da bilinen North End, yerleşimin başladığı 1630 yılı düşünüldüğünde Boston’un en eski yaşam alanlarından biridir. Copp’s Hill Mezarlığı gibi Freedom Road içinde tarihi yerleri barındıran yerleşim bölgesi, günümüzde sosyal tesisleriyle popülerliğini koruyor. Konaklama, eğlence, yemek ve alışveriş olanaklarını keşfetmek için Boston’un finans merkezine yürüme mesafesindeki bölgeyi ziyaret edebilirsiniz.

Boston Çay Partisi Gemileri ve Müzesi

John Adams liderliğinde 1773’te tam bağımsızlık için savaşan “Özgürlük Çocukları” nın oluşumunun siyasi hareketini tasvir eden Boston Çay Partisi Gemileri ve Müzesi John Hancock, Congress Avenue Köprüsü yakınlarında faaliyet gösteriyor. Dönem hakkında kapsamlı bilgiler; Animasyonlara katılarak, belgeselleri ve interaktif sergileri izleyerek öğrenebileceğiniz müzede o dönem kullanılan “Eleanor” ve “Kunduz” isimli iki geminin kopyaları bulunuyor. Gösterilerde kullanılan sandıklardan biri de tarihi önemi nedeniyle Boston gezilecek yerler listenize ekleyebileceğiniz müzede saklanıyor.

USS Anayasa Müzesi

Charlestown Donanma Tersanesi’nde 2 numaralı iskele üzerinde restore edilmiş bir binada bulunan Donanma Müzesi (USS Anayasa Müzesi), 1972 yılında açıldı. 1797’de başlatılan USS Anayasası’na geminin kimin tarafından tasarlandığı, inşa edildiği ve onunla yelken açıldığı açıklanıyor. Gemiyle ilgili kayıtların bulunduğu Samuel Elliot Morison Kütüphanesi’nin de yer aldığı kültür tesisinde gösterimler 4 ana gruba ayrılıyor.

Boston Public Garden

Şehrin merkezinde bulunan Boston Garden (Boston Public Garden), 1837 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin ilk halka açık botanik bahçesi olarak kurulmuştur. Kurulduğu dönem için yeni sayılabilecek bitki toplama, hibritleme ve çoğaltma tekniklerinin kullanıldığı bahçenin tasarımı, Viktorya tarzı dokunuşlarla zengin bir görünüme sahip. Farklı iklimlerde yetişen ağaçların bulunduğu bahçenin yürüyüş yollarında, yerel türlerin yanı sıra Amerikan tarihinde önemli roller oynamış şahsiyetlerin heykellerini de görebilirsiniz.

Boston Halk Kütüphanesi

Boston Halk Kütüphanesi 23 milyondan fazla kaynağa ev sahipliği yapmaktadır. Amerika’nın ilk kütüphanesi olan tesisin kaynakları, başta McKim ve Johnson olmak üzere şehir genelindeki şubelerde saklanıyor. Rehberli turlarla gezebileceğiniz iki ana yapı, tasarımcılarının isimleriyle anılıyor. Bu binalarda kütüphane hizmetlerinin yanı sıra halka açık eğitimler ve dijital hizmetler verilmektedir.

John F. Kennedy Müzesi

Franklin Roosevelt’in 1939 yılında başlattığı Başkanlık Kütüphanesi geleneğinin devamı niteliğindeki John F. Kennedy Müzesi, Columbia Point’te bulunuyor.Amerika Birleşik Devletleri’nin 35. başkanına ithaf edilen kütüphane ve müze binasının temeli, 1979’da dönemin başkanı Jimmy Carter tarafından atıldı. 10 dönümlük bir parkta bulunan Kennedy dönemine ait resmi belgeler ve onun kişisel özelliklerini açıklayan kaynaklar var. Kültürel yapı, Hemingway’in makalelerine de ev sahipliği yapıyor.

Harvard Üniversitesi

Dünyanın en prestijli yüksek öğretim kurumlarından biri olan Harvard Üniversitesi 1636’da kuruldu. Üniversiteyi Boston’da gezilecek yerler listenize eklemenizi önermemin nedeni mimari açıdan değerli birçok bina ve zengin koleksiyonları ile bilgi tabanınızı genişletecek birçok müzeyi barındırmasıdır. 3 ana kampüsü bulunan eğitim kurumunda Massachusetts Hall, Harvard Art Museum, Natural History Museum ve Arthur M. Sackler Museum ziyaret edebileceğiniz yerler arasında yer alıyor.

Los Angeles Gezi Rehberi

Los Angeles, gezilecek yerler açısından Kaliforniya Eyaleti’nin en zengin yerlerinden biridir. Los Angeles’ta gezilecek yerler listemizin başında Santa Monica, Hollywood, Universal Studios, Griffith Park ve Observatory ve Disneyland geliyor.

Santa Monica

Başlangıç içinSanta Monica yazarak tatilinize eğlence dolu bir başlangıç yapma şansı yakalayabilirsiniz. Bir dönem Hollywood yıldızlarının gözdesi olan bölge, şık alışveriş ve eğlence imkanları ile denizin tadını çıkarabileceğiniz bir plaja sahip. Şehrin bu kısmına odaklandığınızda, yapılabilecek faaliyetlerin bir sınırı olmadığını kolayca anlayabilirsiniz.Santa Monica’da gün boyu okyanusta yüzmek ve Kaliforniya güneşinin tadını çıkarmak için 5,6 kilometre uzunluğundaki Santa Monica Eyalet Plajına gidebilir, sahilde klasik aktivitelerle vakit geçirmenin yanı sıra Uluslararası Satrançtplatformunda satranç oynayabilirsiniz. Alternatif olarak, bir zamanlar Route 66’nın sonunu temsil eden Santa Monica İskelesi’nde vakit geçirebilirsiniz. Eğlence parkında oyuncaklara binebilir, akvaryumu ziyaret edebilir ve ücretsiz konserler izleyebilirsiniz. Alışverişe odaklanmak istiyorsanız, Downtown Santa Monica olarak da bilinen 3. Cadde’yi ziyaret edebilirsiniz.

Hollywood

Los Angeles’a ilk kez seyahat edecekseniz, şehrin itibarına ün katan Hollywood‘u seyahat programınıza dahil etmenizi tavsiye ederim. Pek çok film stüdyosunun yer aldığı bölge, hem parlak görünümü hem de mimarisi ve eğlence dolu atmosferiyle şehre gelen gezginlerin ilgisini çekiyor. Hollywood Bulvarı, bu kadar dikkat çekmede rol oynayan yerlerden biri. Bulvarın en önemli turistik kısmı Walk of Fame’dir. 1958’de açılan ikonik yaya yolunda, 2.400’den fazla film ve dizi oyuncunun plakaları var. 1978 yılında tarihi eser olarak koruma altına alınan kaldırımın yanı sıra, 1914 yılında inşa edilen ve Max Factor Binası içinde hizmet veren Hollywood Müzesi’ni ziyaret edebilirsiniz. TCL Çin Tiyatrosu, Oscar törenlerine ev sahipliği yapan Dolby Tiyatrosu ve Sunset Bölgenin batısında yer alan Strip, ilgiyi hak ediyor.

Griffith Parkı ve Gözlemevi

Manzarayı izlemeyi ve uzayı keşfetmeyi seven bir gezgin iseniz, Los Angeles tatiliniz boyunca Griffith Parkı ve Gözlemevi’ni ziyaret edebilirsiniz. New York’taki Central Park’ın 5 katı büyüklüğündeki yeşil alan, 1896 yılında Griffith J. Griffith tarafından şehre hediye edilmiştir. Şehir manzarasını izlemek ve fotoğraflamak için en ideal noktalardan biri olan park gezilebilir. Günün ilk ışıklarından itibaren ücretsiz. Tabii bana sorarsan buraya gelmenin en iyi zamanı gün batımı. Güneşin yerini yıldızlara bırakmaya başladığı bu dönemde harika görüntüler ortaya çıkar. İkonik Hollywood tabelasını tüm ihtişamıyla görebileceğiniz parkın içindeki gözlemevi, 1935 yılında Art Deco tarzında inşa edilmiş. Horizon Tiyatrosu’nun tarihçesi ile ilgili detaylı bir belgeselin gösterildiği Leonard Nimoy etkinliği, her gün misafirlere üç farklı gösteri sunuluyor, dilerseniz bu gösterileri izleyerek evren hakkındaki bilginizi genişletebilirsiniz.

Disneyland

Los Angeles’ta gezilecek yerler listenize ekleyebileceğiniz bir başka tematik eğlence parkı olan Disneyland, 1955 yılında kapılarını açtı. Walt Disney tarafından bir çocuk fuarı olarak kurulan tesis, zamanla genişledi ve tüm yaş gruplarına hitap eden bir cazibe noktasına dönüştü. Bu durumun ortaya çıkmasında hemen yanındaki macera parkının payı büyük. Konaklama seçenekleri de bulunan Disneyland’de çocuklarınız Mickey ve Minnie gibi sayısız çizgi film kahramanına yakın olma fırsatı bulurken, Star Wars temalı alanlarda vakit geçirebilirsiniz.Parkta gündüz eğlencesi sizin için yeterli değilse, havai fişekler gün batımı ile başlar, ekstra ücret ödeyerek özel etkinliklere katılabilirsiniz.

Venice Beach

Santa Monica’da yüzmek, güneşlenmek veya sörf yapmak uygun değilse sizi yeterince tatmin etmezse, daha yoğun bir deneyim için Venice Beach‘e gidebilirsiniz. Plaj, adını şehrin bohem ruhunu yansıtan yerleşim bölgesi Venedik’ten almıştır. Abbot Kinney’nin eğlence odaklı iskeleyi Pasifik Okyanusu’nun aşındırıcı etkilerinden korumak için 1905 yılında yaptığı dalgakıran yapımı sayesinde, plaj bugün sörfçüler için en popüler yerlerden biri olarak kabul ediliyor.Venice Beach’te tüm zamanınızı yüzerek veya sörf yaparak geçirmek zorunda değilsiniz. Plajın hemen arkasındaki rekreasyon alanı, yerlileri ve sokak sanatçılarının performanslarını izlemek için ideal olan Venice Ocean Front Walk’tur. Eğlenmek, bir şeyler yemek ya da alışveriş yapmak istediğinizde rotanızı Abbot Kinnet Bulvarı’na çevirebilirsiniz. Sokak sanatçılarının eserleriyle renk kattığı bölgede ilginç manzaralar yakalamak ve romantik anlar yaşamak istediğinizde Venedik Kanalı Tarihi Bölgesi’nde soluğunu alabilirsiniz.

Getty Center

J. Paul Getty Müzesi’nin ana kampüsü olan Getty Center, 1997 yılında ilk kez kapılarını ziyaretçilere açtı. Tarafından yaratılan çok sayıda eserden oluşan etkileyici bir koleksiyon mimarisinin özgünlüğü ile dikkat çeken kültür tesisinde, orta çağ triptikinden Barok heykellere ve Empresyonist tablolara kadar farklı hareketlerin etkisi sizleri bekliyor. Birçok ziyaretçi gibi sürücüsüz tramvaya binin ve tesisin 100 dönümlük arazisini ziyaret edin. Müzeyi çevreleyen uçsuz bucaksız arazide çok sayıda yürüyüş yolu, merdiven, çeşme ve avlu bulunuyor.Periyodik olarak bahçeleri değişen müze arazisine ihtişam katan avlular, yaz aylarında cumartesi günleri 405 kapalı konser serisine ev sahipliği yapıyor.

Malibu

Pasifik Okyanusu ile Highway One arasındaki 48 kilometre uzunluğundaki sahil şeridini kaplayan Malibu, California jet setinin ikametgahı olarak tüm dünyada adını duyurmuştur. Nitekim sahil şeridinde pek çok muhteşem ev var. Ancak gezginler, şehrin bu bölgesine öncelikle plajlarından yararlanmak ve doğal güzelliklerini keşfetmek için geliyorlar. Yaz aylarında sörf yapmak için Malibu’yu ziyaret etmeyi planlıyorsanız aradığınız yeri Surfrider Plajı’nda bulabilirsiniz. Sahilin hemen yanı başında yer alan Malibu iskelesi, yediden yetmişe herkese keyifli anlar yaşama imkanı sunuyor. Yüzdükten sonra saatlerce güneşlenebileceğiniz bir plaja ihtiyacınız varsa Zuma Plajı sizin için daha uygun olacaktır. Point Dume ise kışın göç eden gri balinaları gözlemlemek isteyen doğa severlerin akınına uğruyor. Bölgenin doğal güzelliğini keşfetmeye gelince, yakındaki Santa Monica Dağları Ulusal Rekreasyon Alanı’nı kaçırmamak gerekir, şarapçılıkla ilgileniyorsanız tüm bunları atlayabilir ve iki saatliğine Malibu şarap yürüyüşlerine katılabilirsiniz.

Rodeo Drive

Fred Hayman 1961’de ilk butiği açtığından beri Rodeo Drive, şehrin en lüks ve prestijli alışveriş caddesi olarak anılıyor.Aslında birçok alış veriş tutkununun, 3 kilometreden biraz daha uzun olan sokaktaki dükkanlardan bir şeyler satın almadan tam teşekküllü bir Los Angeles tatilinin yaşanamayacağına inanıyor. Üç blokluk bir alanı kaplayan Rodeo Yolu, artık Avrupa tarzı cepheli binaların sıralandığı ve kaldırımların kafe masalarıyla süslendiği Via Rodeo ile tanınıyor. Ayrıca sokakta Frank Lloyd Wright’ın şehirde tamamladığı son proje olan Anderton Court var. Ticari binada birçok mağaza caddenin itibarı doğrultusunda faaliyet göstermektedir.

Beverly Hills

Lüks alışveriş, yeme-içme ve eğlence seçeneklerini seviyorsanız, sadece Rodeo Drive’a bağlı kalmanızı değil, aynı zamanda Beverly Hills‘in tamamını Los Angeles’ta gezilecek yerler listenize dahil etmenizi öneririm. 1950’lerden beri yerleşim bölgesi zengin ve ünlülerin ikametgahı olarak biliniyor. Genellikle ikonik posta kodu 90210 ile anılan bölgenin popülaritesine televizyon programlarının katkısı yadsınamaz. Bütçeniz yeterince büyükse kendinizi Beverly Hills’te şımartmak için fırsat bulabilirsiniz. Dünyaca ünlü markaların yanı sıra en iyi tasarımcıların butiklerinden alışveriş yapabilir, wellness merkezlerinde sunulan masaj ve terapi uygulamalarıyla rahatlayabilirsiniz. Tüm bu aktivitelerden sonra Michelin yıldızlı bir restoranda gurme lezzetlerin tadını çıkarabilirsiniz.Alternatif olarak bölgeye geldiğinizde Televizyon ve Radyo Müzesi gibi kültürel mekanlara odaklanabilirsiniz.

Walt Disney Konser Salonu

Los Angeles Müzik Merkezi’ne bağlı üç salondan biri olan Walt Disney Konser Salonu‘nun resmi açılışı 2003 yılında gerçekleştirilmiştir. Walt Disney’in eşi Lillian Disney’in isteği, mimari tasarımda Frank Gehry’nin, akustik tasarımında Yasuhisa Toyota’nın imzasını taşıyor. Konser salonu, zengin içeriğinin yanı sıra psychedelic müziğe vurgu yapan ve çelik malzemeler kullanılarak oluşturulmuş muhteşem mimarisi ile dikkat çekiyor. Etkinlik takvimine göre uygun günlerde Walt Disney Konser Salonu’nu ücretsiz olarak ziyaret edebilirsiniz. Dilerseniz bina hakkında detaylı bilgi almak için rehberli turlara da katılabilirsiniz. Hangi seçeneği seçeceğinize karar vermeden önce, rehberli turların müzik etkinliklerinin sahnelendiği salonu içermediğini unutmamalısınız.

Los Angeles Şehir Merkezi

1990’ların ortalarına kadar, Los Angeles Şehir Merkezi iş merkezleriyle doluydu ve turistler için pek cazip değildi. Şehir merkezi bugün hala ticari hayatın merkezindedir. Ancak günümüzde “Melekler Şehri” nin çok kültürlü, sanatsal ve eğlence dolu kimliğini yansıtmada Los Angeles’ın önde gelen bölgeleri arasında yer almaktadır.Los Angeles şehir merkezinde gökdelenlerle dolu dolaşırken The Broad, Bradbury Building, City Hall ve Union Station gibi önemli yapıları, özellikle de detaylı olarak anlattığım konser salonunu görme fırsatı yakalayabilirsiniz. Bölgede dolaşırken, göçmen grupların şehre nasıl renk kattığını anlamak için Little Tokyo ve Chinatown gibi yerleşim yerlerini ziyaret edebilirsiniz. Hatta Angels Flight ile birkaç blok ötede keyifli bir yolculuğa çıkabilir ve Grand Central Market’te damak tadınızıtest edebilirsiniz.

Exposition Park

Şehirdeki tatilleriniz sırasında müze ziyaretlerine odaklanmayı planlıyorsanız, etkileyici Exposition Park‘ı Los Angeles Downtown güzergahınıza ekleyebilirsiniz. 150 dönümlük bir alanı kaplayan yeşil alan, 1872 yılında tarımsal fuar alanı olarak açıldı. Park 1913’te yeniden düzenlendi ve halka açıldı. Öncelikle Exposition Park içerisinde gezmenizi tavsiye ettiğim kültür tesisleri; Natural History Museum, California Science Center ve California African American Museum. Şehrin hareketliliği sizi boğarsa buradaki gül bahçesine giderek biraz nefes alma fırsatı yakalayabilirsiniz. Parkta spor karşılaşmalarını izleyebileceğiniz 3 farklı tesis de bulunuyor.

Çağdaş Sanat Müzesi

Şehir merkezinde ziyaret etmenizi şiddetle tavsiye ettiğim bir diğer kültür tesisi de Çağdaş Sanat Müzesi veya kısaca MOCA. 1979 yılında kurulan müzedeki göz alıcı koleksiyon, 1940’lardan günümüze kadar yaratılan eserlerden oluşuyor. Mark Rothko, Joseph Cornell ve David Hockney gibi birçok sanatçının eserlerinin sanatseverlerle buluştuğu müzenin ana binası olan Grand Avenue, ödüllü mimar Arata Isozaki tarafından tasarlandı. Tüm sergi alanları yer altında olsa da başarılı tasarımı sayesinde gökyüzü kadar parlak olan müzeyi gezdikten sonra biletinizi atmayın. Çünkü aynı biletle müzenin şehir merkezindeki bir başka şubesi olan MOCA Geffen’i ücretsiz olarak ziyaret edebilirsiniz.

Hollywood Bowl

Festivallere katılmak ve konserleri canlı izlemek istiyorsanız Los Angeles’ta gezilecek yerler listenize Hollywood Bowl‘u ekleyebilirsiniz. Walt Disney Konser Salonu gibi bu mekan, Los Angeles Müzik Merkezi altında faaliyet gösteriyor. Yıl boyunca etkinliklere ev sahipliği yapan konser alanı, diğerinden farklı olarak açık bir tasarıma sahip. Yine de hem atmosfer hem de yiyecek içecek gibi ek hizmetler açısından zenginliği ile göz kamaştırıyor. Cazdan popa farklı tarzlarda konser ve festivallere ev sahipliği yapan mekan, 1984 yılından bu yana bir müzeye de ev sahipliği yapıyor. 1996 yılında yenilenen ve ücretsiz olarak erişilebilen bu bölümde Hollywood’un tarihi hakkında detaylı bilgi bulabilirsiniz.

Küçük Tokyo

Henüz Japonya’ya gitmediyseniz endişelenmeyin. Çünkü Los Angeles geziniz sırasında mimari ve şehir atmosferini tanıma fırsatınız olmasa bile Little Tokyo üzerinden Japon kültürü hakkında detaylı bilgi alabilirsiniz. Mahalle hakkında bu kadar net konuşmama neden olan sebeplerden biri, buranın Amerika Birleşik Devletleri’ndeki hem en kalabalık hem de en büyük Japon yerleşim yeri olması. 20. yüzyılın başında temeli atılan Küçük Tokyo’daki ziyaretinize Japon Amerikan Ulusal Müzesi’nden başlayabilirsiniz. Japon kültürü hakkında daha fazla bilgi edinmek ve sosyalleşmek istiyorsanız, Japon Amerikan Kültür ve Topluluk Merkezi’nde vakit geçirebilirsiniz. Los Angeles tatilinizin yaz aylarına denk gelebilir ve Japon Festivali kapsamındaki etkinlikleri yerinde izleyebilirsiniz.

Long Beach

Güzel plajların ve marinaların bulunduğu bölgede, kültürel açıdan zengin mekanlar, cazip alışveriş imkanları, spor olanakları gezginleri bekliyor. Long Beach’e gitme amacınız kültürel aktivitelere katılmak, alışveriş yapmak, kafe ve restoranlarda oturmak ve canlı atmosferi solumaksa Retro Row’da en iyi fırsatlarla karşılaşabilirsiniz. Alternatif olarak, aynı amaçla The Pike Outlets’e gidebilirsiniz. Kalabalıktan uzaklaşıp kafanızı dinlemeye daha yatkınsanız, zamanınızın çoğunu Long Beach’in merkezine yakın Belmont Shore’da geçirebilirsiniz.

Santa Catalina Adası

Long Beach’ten sonra dilerseniz feribota binip sahilden 35 kilometre açıktaki Santa Catalina Adası‘na doğru keyifli bir yolculuk yapabilirsiniz. 1 saatlik yolculuk, doğal güzelliği ile öne çıkıyor. Taze deniz ürünlerini lezzetli yemeklere dönüştüren restoranlar, beyaz kumlarla kaplı plajlar ve enfes gün batımı manzarası; Yolcuların konaklama açısından birçok seçenek bulabilecekleri kara bölgesini popüler kılan özelliklerden sadece birkaçı.Aile dostu bir atmosfere sahip adada vakit geçirirken denizaltılar veya arazi araçlarıyla düzenlenen turlara katılabilir, koruma alanında vahşi yaşamı gözlemleyebilir, Wrigley Anıtı ve Botanik Bahçeleri’nde yerel bitki örtüsünü inceleyebilirsiniz. Catalina Adası Müzesi, Marilyn Monroe’nun zamanında yaşadığı adanın kültürü ve tarihini merak edenler için en iyi adres.

Six Flags Magic Mountain

Los Angeles gezilecek yerler listesinin en altında yer alan Six Flags Magic Mountain, şehir merkezinin yaklaşık 56 kilometre kuzeybatısında yer alıyor. Merkezden uzak olmak, temalı parka gitme konusunda tereddüt etmenize neden olabilir. Ancak 45’in üzerinde oyuncak, sayısız gösteri ve aktivitenin size eğlence dolu bir gün garanti edeceğini söylemeliyim. 1971 yılında açılan ve bugünkü haliyle anılmaya başlanan lunapark, 8 yıllık hizmetin ardından ününü büyük ölçüde 1976 yılından itibaren eğlence severlerin hizmetine sunulan hızlı trenlere borçludur.

Amerika Birleşik Devletleri Türkiye Dış Temsicilikleri

WASHİNGTON BÜYÜKELÇİLİĞİ

Adres: 2525 MASSACHUSETTS AVENUE, N.W WASHINGTON, D.C. 20008
Telefon: 00 1 202 612 67 00 (9 HAT) 00 1 202 612 67 01
Faks: 00 1 202 612 67 44
embassy.washingtondc@mfa.gov.tr
http://vasington.be.mfa.gov.tr

TURKUNO NEW YORK D.T.

Adres: 885 Second Avenue, 45th Floor New York, NY 10017
Telefon: 00 1-212 949 01 50-4 hat 00 1-212 949 01 57
Faks: 00 1-212 949 00 86 00 1-212 949 42 67
Turdel.un@mfa.gov.tr
http://turkuno.dt.mfa.gov.tr

HOUSTON BAŞKONSOLOSLUĞU

Adres: 1990 POST OAK BOULEVARD SUITE 1300 HOUSTON TEXAS
77056-3813 U.S.A
Telefon: 00 1 -713-622 58 49/ 00 1 -713-622 03 24 /00 1 -713-622 32 05 /00 1
-713-622 32 76
Faks: 00 1 -713-623 66 39
consulate.houston@mfa.gov.tr
http://houston.bk.mfa.gov.tr

LOS ANGELES BAŞKONSOLOSLUĞU

Adres: 6300 Wilshire Blvd.,Suite 2010, Los Angeles, CA 90048
Telefon: Direkt Tel: +1 (323) 591 6475, +1 (323) 591 6476, +1 (323) 655 8923
Santral Tel: +1 (323) 591 6480, +1 (323) 591 6481 ,+1 (323) 591 6482, +1
(323) 655 8832
Faks: +1 (323) 655 8681
consulate.losangeles@mfa.gov.tr
http://losangeles.bk.mfa.gov.tr

NEW YORK BAŞKONSOLOSLUĞU

Adres: 825 Third Avenue, 28th Floor, New York, NY 10022 U.S.A
Telefon: 00 1 (646) 430-6560 / 00 1 (646) 430)-6590
Faks: 00 1 212 983 12 93
consulate.newyork@mfa.gov.tr
http://newyork.bk.mfa.gov.tr

CHİCAGO BAŞKONSOLOSLUĞU

Adres: 455 North Cityfront Plaza Drive NBC Tower, Unit: 2900 Chicago, IL
60611
Telefon: 00 1 312 263 06 44, 263 12 95, 00 1 312 263 30 85, 263 30 86
Faks: 00 1 312 263 14 49
consulate.chicago@mfa.gov.tr
http://www.sikago.bk.mfa.gov.tr

BOSTON BAŞKONSOLOSLUĞU

Adres: 31 Saint James Avenue,Suite #840, Boston, MA 02116, USA
Telefon: +1 617 451 1329 (Geçici Ofis)
consulate.boston@mfa.gov.tr

MİAMİ BAŞKONSOLOSLUĞU

Adres: 80 SW 8th St Suite 2700 Miami, FL 33130
Telefon: +1 786 310 7583, +1 786 655 03 03
Faks: +1 786 310 7584
consulate.miami@mfa.gov.tr

Amerika Birleşik Devletleri gezi rehberine dair bilinmesi gerekenleri bu şekilde sizlere aktardık. Amerika Birleşik Devletleri’ne daha önce hiç uğramamış bireylerin daha hazırlıklı olması ve nitelikli bir gezi deneyimini duyumsaması adına tüm önemli destinasyon noktaları ve Amerika Birleşik Devletleri’nde işinize yarayacak bilgileri sizlerin istifadesine sunduk. Bu rehber doğrultusunda harika bir gezi tecrübesi yaşayacağınızı temenni ediyor ve iyi tatilleri diliyoruz. Bir sonraki gezi turunuzda görüşmek üzere!